9 Ekim 2008 Perşembe

denizler altinda 20000 fersah

Artık bu blogda "super tatil yaptik" demekten sıkıldık!!

plak bozuk degil, yanlis anlamayin ama tatilin de kotusu olmuyormuş hakikaten..
9 gun yaymak gercekten cok, hem de pek cok guzeldi. Hatta 1 ekim carsamba gunu hayatımın en guzel gunlerinden birisiydi, bundan eminim ! orhan pamuk kitabinda “hayatimin en mutlu anıymıs, bilmiyordum” diyor ya, benimki de o hesap!

efenim neler guzeldi:
-denizden babam ciksa yerim diyen benim icin İzmirin barbunlari
-su alti fotograf cekimleri—surec ve sonuc mukemmel! (bkz. yukarıdaki fotomoto, nirvananin album kapagi gibi walla)
-geyik, muhabbet, king, bi daha geyik, bi daha king kisirdongusu,
-vira vira bira
-gunbatimi, mangal, zucukekmek..
-sirince sarabi, sirincenin kendisi, şirincenin dar sokakları, sirincede winetesting, ne oldugunu orada ogrendigimiz “keşkek” isimli gida maddesi

geldik istankoyumuze.. filmekiminde hic bi filme yer kalmamis sayin seyirciler! Hani gecmis yilarda da istediklerimize yer bulamazdik vs. de bu sefer haftaici gunduz seanslari dahil hic bi filme yer kalmamis. Nasi olcek bilmem, kapida dilenicez heralde fazla bileti olan var mi diye, olmadı dvd.. 2 biletim var simdilik, "donmuş ırmak" ve "limon agaci". bilmiyorum nasil filmler, gorecegiz..

Cumartesi sabahi 12.00de GOLGELER diye bi makedon filmi izledim. Alkazar sinemasinin tanitim panosunda film hakkında: “tuhaf bi film” yazmislar, cidden tuhaf bi filmdi :) bu tuhafliga sahit olan benden baska salonda 2 kişi daha vardi ehehe.. kisaca filmde oluler dirilerle, diriler dirilerle sevisti. Diriler sevisirken oluler geldi..(ratingleri artiralim; bakiniz yandaki foto; bu sahnedeki hatunlardan biri olu digeri diri ehehe..)

neysee efemdim olaylara bu kadar sığ bakmiyim:) okumak isterseniz kisaca konusu soyle: annesi taninmis bir doktor olan kahramanimiz bir kazadan sonra olumden donuyor. Annesi yillar once uzerinde calismak icin bazi kadavralara el koymus ve tibbi amaclarla kemiklerini saklamis. İste o kemiklerin sabipleri geldi bizim cocugu buldu. Sonra da bi tanesiyle bol bol sevistiler diyebilirim :)
Bu arada kesinlikle kotu, bayık bir film degil, izlemesi gayet akıcı ve keyifliydi. Ama cok da etkileyici oldugunu soyleyemem.. ha bi de; yonetmeni meshurmus makedonya’da..

Starwarlara dewam, artik sonlara geldik, oldukca etkileyici..

Sali aksami arkadaslarimiz Badem’ciklerin hayal kahvesindeki konserine gittik. Mekan full’du. Arkadaslarimizin kendi sarkilarini dinlemek benim icin guzeldi ama ben diger coverlardan pek de hazetmedim, misal: sezen aksu bir cocuk gordum, misal nilufer.. aynı aksam Dogzstar’da Ars Longa ve Yora konserleri de vardi. (bu arkadaslar da bogazicinden bizden sonraki jenerasyon yeni gruplar, olusumlar) Bi ugradim ama onlari dinleyemedim.. aldigim istihbarat konserlerin iyi gectigi yonunde.

Orhan pamık efenidinin kitabi bitti, ben sevdim, sonunu sevdim.. gerci sonunu okurken gunduz gunduz sahilde bira icer bi vaziyette gayet keyifliydim. yani o an içinde bulundugum olumlu sartlar komple bunyeme ve algıma sirayet etmiş olabilir..
yine de kimseye tavsiye etmemektir temel prensibim; seversiniz sevmezsiniz ben karismam.

durust olmak gerekirse; bu yazi biraz zorlama oldu galiba ehehe, yani tam cerceveyi cizemedim sanirim :) ama arayi fazla acmayalim dedimdi-- ben yazdım, oldu işte! napaluk.

ozcan denizin de dedigi gibi,
operim bi yanaktan bi gidiktan..
sevgiler,
saygilar,
fundalar..

3 yorum:

birisi, hatta birileri... dedi ki...

beklenen yazı gelmiş sonunda :) daha çok yorum yapılır burda yazanlara ama ilk yorumumu şu resme (birinciye diil, ikinciye)yapmak istiyorum. bu nasıl ölü yahu, dipdiri bişi görüyorum ben orda :)

Adsız dedi ki...

ilk fotoğrafı görünce aklıma national geographic'deki afgan kızının yıllar sonra bulunup yeniden fotoğrafının çekilmesi olayı geldi. (ki üşenmedim, araştırdım, baktım adı Sharbat Gula'ymış. Şerbet gibi kadın esprisini yapmadan şu parantezi kapatsam iyi olacak) Acaba sen de nevermind albümündeki çocuk olabilir misin? Gerçi o bebek erkek ama belki photoshop neyim yapmışlardır, sonuçta kapaktaki o para da sahiden suyun içinde değil di mi?

fundamental dedi ki...

eheheue para suyun icindedir bence ama parayi suya atmak, paraya zarar vermek acep o yillarda suc degil miydi, akıllara bu soru geliyor. ister istemez :)